türk sineması - beş vakit
   
  TÜRK siNEMASi
  güneşi gördüm
  devrim arabaları
  eve giden yol 1914
  ayin karanlik yüzü
  hoscakal yarin
  iki cizgi
  anlat istanbul
  deli deli olma
  kirpi
  sicak
  romantik
  yanlis zaman yolculari
  zikkimin kökü
  mumya firarda
  muro
  recep ivedik 2
  desdere
  ask tutulmasi
  rus gelin
  asmali konak
  issiz adam
  dünyayi kurtaran adamin oglu
  hamam
  vali
  seytanin pabucu
  sevgilim istanbul
  son ders ask ve üniversite
  hicran sokagi
  üc maymun
  deli yürek
  vicdan
  mustafa
  osmanli cumhuriyeti
  ulak
  karanliktan gelen
  okul
  keloglan kara prense karsi
  cennet
  yasar ne yasar ne yasamaz
  asi ruh
  girdap
  kader
  kutsal damacana
  the imam
  plajda
  semum
  iklimler
  beş vakit
  berlin in berlin
  kahpe bizans
  İSTEK
      
                      

Sırtını yüksek kayalıklara dayamış, yüzünü yüce bir denize dönmüş, etekleri zeytinliklerle süslü küçük fakir bir köy.
Köyün sakinleri sert bir coğrafyayla başa çıkmak için uğraş veren, sade ve çalışkan insanlardır. Yiyeceklerini, günü gününe, topraktan ve besledikleri az sayıdaki hayvandan çıkarırlar.
Çevrelerindeki hayvanlar ve ağaçlar gibi kendilerinin de gelip geçici olduklarının bilgisini taşırlar. Bu yüzden ağırbaşlıdırlar.
Toprak, hava ve suyun, gecenin, gündüzün ve mevsimlerin ritmine göre yaşarlar.
Zaman her gün ezan sesiyle beş ayrı vakte bölünür. İnsana özgü bütün olaylar her gün bu beş vakit dilimi içinde yaşanır.
Yetişkinler büyüklerinden gördüklerini çocukları üzerinde devam ettirirler. Sevgilerini beceriksizce gösterip, dayağı cennetten çıkma sayarlar. Babalar daima oğullarından birini ötekine üstün tutar. Anneler kızlarına acımasızca buyurur.
Çocukluktan gençliğe geçen, 12-13 yaşlarında üç çocuk Ömer, Yakup ve Yıldız bu beş vakitli filmde, köy sakinleri arasında öne çıkar.
İmamının oğlu Ömer umutsuzca babasının ölmesini diler. Sadece dilemekle onun ölmeyeceğini anlayınca babasını öldürmek için çocukça yollar aramaya koyulur. Suçluluk dolu düşüncelerini arkadaşı Yakup’la paylaşır.
Öğrenciler köyün tek sınıflı okulunda öğrenim görür. Aileler, genç bir kadın olan öğretmene minnettarlıklarını evlerinde pişirdikleri ekmeği, koyunlarının sütünü hediye ederek gösterirler.
Yakup öğretmenine aşıktır. Suçluluk dolu düşüncelerini arkadaşı Ömer’den bile gizlemeye çalışır. Bir gün babasını öğretmeni gözetlerken görünce o da Ömer gibi babasını öldürmeyi aklından geçirir.
Yıldız hem okula devam eder, hem de annesinin acımasızca üstüne yıktığı işlerin üstesinden gelmeye çabalar. Küçük bir bebek olan kardeşine annelik etmeye çalışır. Bir taraftan da kadınlarla erkekler arasındaki ilişkinin sırlarını irkilerek öğrenir.
Beş vakit geçer.
Çocuklar öfkeyle suçluluk arasında gidip gelerek, ağır ağır büyürler.
Ömer babasını öldürmekten vazgeçer.
Sevgiyle nefret arasında sıkışmış, çaresiz ağlar.


 

 Tam ekran izlemek için buraya tıklayın
 
   
Bugün 23 ziyaretçi (24 klik) kişi burdaydı!
online Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol